10 Haziran 2009 Çarşamba

Tabusu Var Mı Bu Evin?

Karşı cinsle birşeyler yaşamak iste, tabulara takıl...
Tabulara boyun eğ, hemcinsinle yaşa, tabulara takıl...
Yaşama hiçbişey, lanet et düzene, tabulara takıl...
Takıl hacı! Çekinme hiç!
Tabularla mı ilişki yaşayalım lannnn!?
Karşı cinsle birşeyler yaşamak için çok çabala... Çünkü iki tarafta istese de, bir araya gelmek, duygularını karşı tarafa aktarmak zor iş vesselam... Peşinden ayrılma tüm duygularını peşin peşin aktarmak için. Ama toplum; senet imzalatılan, taksitli ve zor alışverişlerin, dayanılmaz hoşnutsuzluğundan yana olsun. Sen açık açık beğenip, tek seferde ödemek iste tüm bedelleri, ayıplan... (böyledir ya...) Aldırış etme, özgür ruhlu ol, açıl karşı tarafa... O da fit olsun düşüncelerine, senden bu adımı bekliyor, ama çekiniyor olsun...
Sonra topluma karış... Sevdiğin insanın eli elinde olsun, bazen dudaklarda da bu denge yaşansın... Toplum kötü görsün...
Nedir namus olarak gördüğünüz? Taparcasına severken, içgüdülerini, duygularını bastırmak mı?! Yok yaa!
Namusun en babası; sevdiğin insanla sevişmek değil midir? Sevdiğin, aşık olduğun insana sunmak ruhunu... -her hangi birine değil...- Hı?
Siz mi namuslusunuz? Tanımadığınız insanlarla, görücü usulü evlenip, cinsel dürtülerini bastıran, siz? Hmm... Bu daha iyi tabii... Duyguları kesinlikle ikincil, üçüncül planlara bırakmakta fayda görüyoruz, değil mi?
Bir imza mı, sizi namuslu yapan, namuslu kılan... Kıydığınız duygularınız mı yoksa? Duygusuzluğunuz mu, hatta!
Kişisel fikirleri, evrensel doğrular olarak görüp, aynı çizgide tanıyıp-tanımadığı herkese dayatan insanlardan haz etmiyorum...
Bunlar da evrensel doğrular değil belki, belki zırvadan öte gitmez!.. Ama baskı politikası ile aktarılmış düşünceler değiller... Benimseyen varsa, buyursun böyle... Benimsemeyen de; naparsa yapsın banane canım... Alla alla...
Karşı cinsle ilişkiler konusu, neden insanlara tabu olarak dayatılır şu ülkede?

Hiç yorum yok: